Sanal Gerçeklik Nedir?

VR (Virtual Reality) yani Sanal Gerçeklik; dünyayı kurtarmak için filolar yönetip yeni dünyalar keşfetmekten; yıldız yolları ile boyama yapmaya kadar inanılmaz şeyler yaşamanıza olanak tanır.

Basit anlamıyla sanal gerçeklik; kişilerin 3 boyutlu yaratılmış sanal bir dünyada var olma hissi yaşadığı bilgisayar teknolojisidir. 1965 yılında ABD’deki Bell laboratuarında çalışan Ivan Sutherland tarafından insanlığa sunulan bu kavram; günümüzde yapay zekalar ve başka gezegenlerde koloni kurmak gibi popüler bilim tartışmalarındaki yerini sağlam bir şekilde koruyor.

Bir sanal gerçeklik gözlüğüyle; gerçeklik algınızın değişip, başka bir realitede yaşayabilme durumunun popüler kalması; ilerleyen yıllarda da tartışmasız bir şekilde devam edecekmiş gibi gözüküyor.

Ancak bir başkasının sanal gerçeklik gözlüğünü kullanışını izliyorsanız; neler olup bittiğine ve neler gördüğüne dair hiçbir fikriniz oluşmaz. Ayrıca sanal gerçeklik gözlüğünü kullanan kişi de bulunduğu gerçek dünyadan kopmuş haldedir.

Daydream Laboratuvarı ve Google Araştırma Merkezi; ‘’gerçekliği’’ bir kademe daha yükselterek ‘’karma gerçeklik’’ kavramını yarattı. Karma gerçekliği; Makine Öğrenme (Machinery Learning), 3D görüntü ve ileri işleme tekniklerini birleştirerek; sanal alanlar ile gerçek dünyayı sentezleme olarak açıklayabiliriz.

Gerçek ve Sanal Dünya Birleşiyor

Bir gözlük, yeşil bir oda (green box) ve bir video kamera içeren kalibre edilmiş bir VR setini (HTC Vive) doğru izleme ve bölümlendirme ile birleştirmesiyle; “gerçek dünya” ile etkileşimli sanal öğeler birlikte görülebilmekte. ABD’li ünlü sunucu Conan O’Brien’ın New York’taki YouTube Space‘te yaşadıkları; karma gerçekliğin ne olduğuna dair size bir fikir verebilir:

Televizyon şovu için yapılan bu çekimde; gerçek nesneler ile sanal nesnelerin nasıl uyumlu göründüğünü fark etmişsinizdir…

Ayrıca bu gerçekliğin içine farklı kişiler yerleştirildiğinde birbirlerinini tepkilerini ve mimiklerini görmeleri de mümkün olacak. Göz kırptıklarında veya farklı yönlere baktıklarında yüzün aldığı şeklin dinamik 3D modeli o esnada oluşturulup; birebir tepkiler yansıtılabilecek. Bu işlem için kişinin bakışlarını gözlüğün içerisinden yakalayan; SMI (Sensomotoric Instruments) tarafından modifiye edilip geliştirilen bir HTC Vive kullanılacak. 3D yüz modelini kameranın video akışıyla harmanlanarak; kişinin yüzünün illüzyonu yaratılabilecek.

Karma gerçekliğe odaklanan bu ilk çalışmalar; yalnızca potansiyel uygulamalar ve ileride daha da gelişecekler gibi görünüyor. VR gözlükler; iletişimi ve sosyal etkileşimi geliştirmek için çok farklı alanlarda kullanılabilir. VR video konferans yaparken konuştuğunuz insanların yüz ifadelerini veya en sevdiğiniz oyunu birlikte oynarken arkadaşınızın tepkilerini görmeyi hayal edin. Hatta ve hatta çok farklı ülkelerdeyken sevdiğiniz insanlarla sanal bir odada beraber vakit geçirdiğinizi düşünün… Gerçekten VR gözlükler sayesinde bambaşka bir dünyanın kapıları ardına kadar açılabilir.

Kaynak: Google Blog (https://blog.google.com)