SEO’da Hangisi Daha Başarılı?
Geçtiğimiz yıl kalite ve otorite konusunda oluşan temel kavramlardaki değişiklikler, Google'ın hem algoritmalarını iyileştirmesi hem de kullanıcı "kalite puanlayıcılarına" giderek daha fazla güvenmesiyle SEO sürecinin gidişatını değiştirdi.
Dinamik Olarak İçerik Üretme ve “Hızlıca Bir Şeyler Karalama” Dönemi Tarih Oldu
“İçerik tazeliği” adına hızlı bir şekilde yeni blog makaleleri üretmenin bir yolu olan düşük kaliteli hayalet yazarlık günleri artık geride kaldı. Artık bu yöntem uzun vadeli SEO performansı için maalesef sürdürülebilir olmaktan çıkmış bulunuyor.
Bu yeni algoritmada başarılı olmak için, SEO’cular Google’ın içerik kalitesi ve otorite ile ilgili kuralları nasıl değiştirdiğini ve web sitesi sahiplerinin “güvenilir” olarak görülmelerini sağlamak için hangi adımları atmaları gerektiğini öğrenmelidirler.
Path SEO Interactive şirketinde SEO direktörü olan Lily Ray’e bu konuyla ilgili bazı sorular sorulmuş. Haydi cevapları birlikte öğrenelim.
“Lily'den neye odaklanmanız gerektiğini, günümüzün algoritmik odaklı ve “insan aracılı” sıralama ortamında SEO başarısı için neyin önemli olduğunu tanımlamasını istedim.
Sitelerde Geçtiğimiz Yıl Boyunca Gördüğünüz Değerlendirilme ve Derecelendirmedeki En Büyük Değişiklikler Nelerdir?
2018 yılı, Google’ın web sayfalarının ve alan adlarının kalitesiyle birlikte güvenilirliğini de analiz etme yılı oldu diyebiliriz. Daha önceki yıllarda, bilinen sıralama faktörlerine küçük değişiklikler yapmak (örneğin, başlık etiketlerini ayarlamak veya yeni iç bağlantılar eklemek gibi), web sitelerinin SEO performansında pozitif yönde yarar sağlayabiliyordu. Ancak, bu tür hızlı sayfa optimizasyon taktikleri arama sonuçlarında üst sıralarda yer almak için artık yeterli değil. Google şimdi hem web sitesinin kendisinin hem de içeriğine katkıda bulunan yaratıcıların itibarını ve güvenilirliğini dikkate almaktadır.
Bir Algoritma Değişikliği Nedeniyle Müşterilerinizden Biri Büyük Bir Trafik Düşüşü Yaşarsa Ne Gibi Adımlar Atarsınız?
Eğer müşterilerimizden biri böyle bir sorun yaşarsa, öncelikli olarak kalite ve güven ile ilgili hem saha içi hem de saha dışı sorunlara bakarak başlarız. Hangi sayfaların etkilendiğini veya etkinin site genelinde olup olmadığını, sitenin belirli bir bölümünün E-A-T (uzmanlık, otorite, güvenilirlik, güvenilirlik) sorunları içerip içermediğini ya da tüm alanın otoritesinin sorgulanıp sorgulanmadığını görmek için analiz yaparız. Etkilenen sayfalardaki içeriği yakından inceleyerek, arama sorgusuna uygun kelime hazinesi, alıntılar ve sayfa yapısı ile yeterince cevap veriyor mu? diye bakıyoruz.
Bir “site” araması yapmak, bir sitenin mevcut organik izlerini ölçerken attığımız başka bir adımdır. Dizinde, birleştirilmeden veya kaldırılmadan yararlanabilecek pek çok yinelenen-düşük kaliteli sayfa bulmak sık rastladığımız bir durumdur. Diğer bir taktik (aslında Google tarafından öneriliyor), söz konusu web sitesinden elde edilen sonuçları hariç tutarken içerik yaratıcısının veya web sitesinin kendi incelemelerine bakmaktır. Müşterinin çözülmesi gereken güvenilirliği ile ilgili dış sorunlar olabilir.
Kullanıcılar “Google Arama Kalitesi Değerlendirme Kurallarını” Ne Kadar Yakından Takip Etmeli?
SEO ekibimiz, etkilenen bir siteyi analiz ederken veya Google’ın “yüksek kaliteli” içeriği nasıl tanımladığı hakkında sorularımız olduğunda, sıkça kitaplığımızdaki 2018 Arama Kalitesi Değerlendirme Kılavuzu’nun basılı bir kopyasına başvururuz. Google’ın kılavuzundaki önerilerin çoğunun şu anki sıralama faktörleri olmadığını belirttiğinin bilincinde olsak da, bunların Google ekiplerinin arama algoritmasının gelecekteki evrimlerini oluşturmak için çalışacakları uzun vadeli pazarlama stratejileri olduğunu biliyoruz.
Ayrıca, son aylarda, algoritmanın web sitesi kalitesini analiz ederken bir insan gibi nasıl davranacağını öğrenme konusunda büyük gelişmeler sağladığına dair yeterince kanıt gördük. Ayrıca analizlerimiz sonucu, güncellenmiş kurallar; anahtar kelime doldurma, otomatik içerik oluşturma veya düşük kalitedeki blog makalelerinin sadece içerik olsun diye yazılması gibi eski moda SEO tekniklerinin sürdürülebilir stratejiler olmadığını açıkça belirtir.
Yapay Zeka ve Makine Öğrenme Gibi Konuların Sıralama Algoritmaları Üzerindeki Etkisi Nedir?
Son aylarda algoritma güncellemeleriyle gördüklerimizin çoğunun, Google’ın makine öğrenmedeki hızlı gelişmelerinden kaynaklandığını düşünüyorum.
Google’dan Ben Gomes, derecelendirici kurallarının “arama algoritmasının nereye gitmesini istediğimizi” söylediğini dile getirdiğinde, insanların neyin kaliteli olduğu, neyin olmadığı hakkındaki en iyi karar vericiler (en azından şimdilik) olmaya devam edeceklerini onaylasa da, algoritmaların insan yargısını yakalamaları için yapılan çalışmalar devam ediyor.
Makine öğrenmesi bu süreci önce olduğundan daha hızlı ve daha ölçeklenebilir hale getirir. Ancak son altı ayda, her algoritma güncellemesinden sonra şiddetli bir şekilde yükselen ve düşen sitelerle karşılaştığımız gibi, aramada büyük dalgalanmalar gördüğümüzde, algoritmaların bazen hedefi şaşırabildiğinin ve bu sonuçların da bize yapılacak çok işin olduğuna dair iyi bir gösterge olduğunu düşünüyoruz.”
Gördüğünüz gibi Lily Ray, Google’ın yapay zeka algoritmasının henüz hazır olmadığını ve bunun için insanların internet üzerindeki davranış biçimlerinden daha çok faydalanması gerektiğini söylüyor. Ray, Google’ın bu algoritma güncellemelerinin kendi iş yapış yöntemlerinde ve rutinlerinde bazı problemler yaşattığını söylese de, bu yeni algoritma sisteminin gelişmesi gelecekte insan düşünme tarzına daha yakın olacağını ve sektörel bağlamda daha kesin sonuçlar getiren işlere imza atabileceklerini söylüyor.
Kaynak: https://searchengineland.com/machine-vs-man-what-really-matters-for-seo-success-310169
Önerilen Yazılar
SEO Yazarlığı Sanatında Ustalaşmanız İçin 23 İpucu
Google MUM: Karmaşık Arama Sorguları İçin Yeni Teknoloji
2020 İçin Beklenen 5 Büyük İçerik Eğilimi